Urgenç, ‘Türk Eğitim Sen her zaman kamu çalışanlarının sesi olmuştur’

Türk Eğitim Sen Nevşehir Şube Başkanı Urgenç; Türk Eğitim Sen olarak “Ne iktidarların saha memurluğunu ne de saplantılı ideolojilerin taşeronluğunu yaptık. Her zaman kamu çalışanlarının sesi olduk” dedi.

  Başkan Urgenç; “Sendikacılık bana üye olursan; proje okuluna atamanı yaparız, müdür yaparız, görevlendirmesin, norm fazlasısın, aday öğretmensin, ders programın, nöbet günün, mülakat var diyerek insanları aşı, işi ile ailesi ile zor durumda bırakarak değil çalışanların gönlünü kazanarak yapılır. Asıl sendikacılık sınavı; çalışanın hakkını savunurken verilir, çalışan mağdur olduğunda verdiğin hukuksal mücadele ile yapılır, eğitim çalışanı haksız bir suçlamaya maruz kaldığında ortaya koyduğun tavır ile yapılır. Toplu sözleşme sürecinde yapılır. Her türlü mülakat komisyonlarında hormonsal büyüyerek sendikacılık yapılmaz. Hodri meydan her türlü hukuksuzluk, adam kayırma, kul hakkı yeme ile mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz. Öte yandan Birileri de çıkacak demokrasiden, emekten, özgürlükten, hukuktan bahsedecekler ama demokratik haklarını kullanarak terör örgütlerine karşı duran üyelerini ihraç edecekler. Ülkenin menfaatlerini terör örgütlerine peşkeş çekenlerle, bölücülerle meydanlarda el ele, kol kola devletin altını oyan eylemlerde eğitimde İş birliği halayları çekecekler. Buna da ne var bunda canım halay çekmeyle devlet mi yıkılır diyecekler. Bizim safımız belli karınca misali. Biz eğitim çalışanın safındayız. Büyük Türk Milletinin yanındayız. Herkes durduğu yeri ve konumunu iyi seçmek zorundadır. Sendikal faaliyetler bölgesel farklılıklar gösteremez. Diyarbakır’da bölücü, Nevşehir’de Ulusalcı, İzmir’de, Bursa’da siyasetçinin esiri olarak parti kürsüleri önünde konferans düzenleyerek siyaset yelpazesinde konum alarak sendikal faaliyet yapılmaz. Türk Eğitim Sen’in Diyarbakır başkanı da, Nevşehir başkanı da, Genel Başkanı da aynı düşüncededir. Biri diğerinden farklı değildir. Bizim teşkilatın mensupları farklı coğrafyalarda olsalar da aynı duygu da buluşurlar. O Duygu Türk Milletinin haleti ruhiyesidir. O Ruh Atatürk’ün hedef olarak gösterdiği çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmaktır. O Ruh Türk İnsanının toplum içindeki refah düzeyidir. Türkiye Cumhuriyetinin kurucu ve kuruluş değerlerine bağlı kalarak yol almaktır.” İfadelerini kullandı.   Başkan Urgenç; “Türk Eğitim Sen olarak “Ne iktidarların saha memurluğunu ne de saplantılı ideolojilerin taşeronluğunu yaptık. Her zaman kamu çalışanlarının sesi olduk. Olmaya devam edeceğiz. İnanıyoruz Türk Milletinden yana olmayı, Çalışanlardan yana olmayı sizlerde öğreneceksiniz bizi takip etmeye devam edin.” Dedi.   Türk Eğitim Sen Nevşehir Şube başkanı Tayfur Urgenç Türk Eğitim Sen’e eğitim çalışanların niçin güven duyduğunu şu sözleri ile özetledi. “Türk Eğitim Sen, Türkiye’nin milli refleksidir. Türk Eğitim Sen, milli birlik ve beraberliği esas alır. Devletten başka hiç bir yapıya sadakat duymaz. Türk Eğitim Sen Milliyetçidir, Türk Eğitim Sen; Atatürkçüdür, Laiktir, Cumhuriyetçidir. Muhafazakâr ve ulusal değerleri esas alarak çalışanları ötekileştirmeden evrensel ilkelerle sendikal faaliyette bulunan demokratik bir sivil toplum kuruluşudur. Çalışanların sosyal ve mali haklarını korumayı ve geliştirmeyi esas alarak sendikal çalışmalarını yürütür. Dün var olanlar bugün yoklar, bugün var olanlarda yarın küçüleceklerdir. Ancak Türk Eğitim Sen 29 yıldır Türkiye’de büyümeye devam eden tek sendikadır. Gücünü çalışanlardan alan sendikalar güçlerini çalışanların tamamı için hakları için kullanır. Bu vesile ile Türk Eğitim Sen olarak geçen hafta yaptığımız Ek Zam ve Meslek Kanunu eylemine katılan eğitim çalışanlarına teşekkür ediyor, Bu hafta 15 Aralık Çarşamba günü Türkiye Kamu Sen ve Bağlı sendikalarımız tarafından gerçekleştirilecek Ek Zam-Seyyanen Zam ve Refah Payı eylemimize tüm çalışanları ve emeklilerimizi buradan davet ediyorum. Hakkımızı alana kadar tüm eylemsel ve hukuksal gücümüzü kullanmaya devam edeceğiz.   Türk Eğitim Sen; bu özellikleri ile tüm çalışanların güven duyduğu bir sendika olmuştur.”