“El çadırında beylik olmaz.”

Sade ama derin bir söz… Kimi zaman bir halk deyimi, kimi zaman ise yaşanmışlıklardan süzülen bir ders. Nevşehir futbol camiasında yaşanan son gelişmelere bakınca bu söz, bir klişe değil, adeta bir teşhis gibi duruyor. Nevşehir Belediyespor’un haftalardır sürüncemede kalan kongresi, kulübü alacağız diyerek yola çıkanların sessizliğe gömülmesi, söz verip de ortaya koyacak bir irade veya kaynak gösteremeyenlerin “vazgeçtik” demesi… Tüm bunlar bize gösterdi ki bir yerin sahibi olmak için sadece konuşmak değil, gerçekten taşın altına elini koymak gerekiyor. Birilerini alkışlatıp, sosyal medya rüzgârıyla beylik taslamak kolay. Ama beylik dediğin şey emek ister, omuz ister, yürek ister… Elin çadırında oturup da beylik davası güdülmez. Beylik kendi obanda, kendi emeğinle, kendi sözünle kurulur. Nevşehir futbolu bu kafa karışıklığını, bu günü kurtarmaya çalışan bakış açılarını, bu yarım kalan heyecanları hak etmiyor. Takımı alacağız diyenler yarı yolda pes ediyorsa, ortaya vizyon koyamıyorsa, finansal yükü göze alamıyorsa; kusura bakmasın ama onların beylik hayali ancak bir rüyadır. Ve rüyalarla bu memleketin takımı yönetilmez. Sonuç olarak, Nevşehir futbolunun geleceği, sadece sözde değil, eylemde de sorumluluk alan, kulüplerine gerçek anlamda sahip çıkan bireylerin elinde şekillenecektir